Sword Art Online Progressive Bölüm 11 Cilt 2 - Sonsöz
Merhaba, ben Reki Kawahara. Sword Art Online Progressive 2'yi okuduğunuz için teşekkürler.
Artık güvenli bir şekilde ilerlediğimize göre, Aincrad'ın fethini ilk kattan itibaren takip eden bu çılgın konseptin aslında tam olarak bu şekilde başlamadığını itiraf etmenin zamanı geldiğini düşünüyorum.
Temmuz-Aralık 2012 tarihleri arasında SAO anime serisini izleyenlerin bildiği gibi, anime Aincrad'daki olayları daha tutarlı bir zaman çizelgesine göre yeniden sıraladı. Ancak orijinal romanımda, Aincrad'ın ilk bölümleri temelde tamamen atlanmıştı. Aralık 2022'de oyunun ilk günüyle başlıyor, sonra altı ay ileriye, Kirito'nun Ay Işığı Kara Kediler ile tanıştığı Nisan 2023'e atlıyor.
Bu, birinci ve ikinci bölüm arasında çok büyük bir boşluk olacaktı, en azından birinci katın fethedilmesini kapsayan bir olay örgüsü yazmam önerildi. Böylece Kirito ve Asuna'nın ilk buluşmasından patrona kadar uzanan bir novella hazırladım. İhtiyaç duydukları sayfaların iki katını geri getirdiğimde yapımcıların yüzlerindeki solgun ifadeyi sevgiyle (?) hatırlıyorum, ancak her halükarda bu, ilk ciltteki "Aria of a Starless Night "ın doğuşuydu.
Özünde bu benim işimin sonuydu, ancak "Aria "yı bitirdiğimde, ondan sonra Kirito ve Asuna'ya ne olduğunu hala merak ediyordum. Son cildin sonsözünde yazdığım gibi, sadece iki kahramanımızın (ve Argo'nun, Agil'in ve Kibaou'nun) ikinci katta ne yapacağını görmek istiyordum. Elbette buna başlarsam ana seriyle her türlü çelişkiye neden olacaktı ve bir süre ne yapacağımdan emin olamadım.
Ama yazacak bir şey bulduğunda duramamak yazarın doğasında var... Bu yüzden sersemlemiş bir halde "Kırılgan Kılıcın Rondosu "nu karaladım ve o da beklediğimden çok daha uzun sürdü. Kısa süre sonra hem "Aria 'yı hem de 'Rondo 'yu Ekim 2012'de tek bir kitap olarak yayınlayabileceğimi öğrendim. Yani Progressive serisi birçok açıdan planlanmamış bazı koşulların ürünü oldu. En başından beri Aincrad'ın yüz katı hakkında yazma kararlılığını bulmamın başka bir yolu yoktu - bu arzu içimde ne kadar var olursa olsun.
Elbette, artık başladığıma göre, Başlangıçlar Kasabası'na geri dönüş yok! Nihayet, işte üçüncü kat hikâyesi, "Siyah Beyaz Konçerto". Geçen ciltte duyurduğum gibi, bu hikayenin teması sefer görevleriydi, ancak itiraf etmekten üzüntü duyuyorum ki NPC Kizmel'e o kadar odaklandım ki, görevin son kısmı çok hızlı bir şekilde tamamlanmak zorunda kaldı.
Bunu yazarken, MMORPG görevlerinin gerçekten ne kadar garip olduğunu fark ettim. Tek oyunculu bir RPG'de, en azından karakteriniz o evrende doğar ve bir maceraya atılır, bu nedenle bu çeşitli görevlere meydan okumak bir tür anlam ifade eder. Ancak MMO'lardaki oyuncu-karakterler her zaman biraz garip bir diyarda yabancı bir havaya sahiptir. Oyuncunun kişiliğine daha fazla bürünmüş gibi görünüyorlar... Bu hissi gerçek MMO'lardan alıyorum, ancak bu kurgusal VRMMO olan SAO'da karakterler oyuncular. Kirito ve Asuna gerçek dünyanın "yabancı" diyarından gelen ziyaretçiler ve Aincrad'ın görevleriyle bu şekilde başa çıkabiliyorlar. "Concerto "yu onların ne hissedeceği ve ne düşüneceği üzerine kafa yorarken yazdım. Bunun doğal bir sonucu olarak, Aincrad'ın kendisinin nasıl ortaya çıktığı hakkında biraz yazmak zorunda kaldım ve ilerledikçe bu arka planı daha fazla açıklayacağım. Sonuçta, bu kampanyanın önünde hâlâ uzun bir yol var.
Dördüncü katın hikayesi muhtemelen gelecek yıl gelecek, ancak yine de Kirito ve çeteyi yüzüncü kata kadar takip etmeyi planlıyorum, bu yüzden umarım siz de peşime takılırsınız. SAO'nun bir sonraki cildi, Kirito'nun Dürüstlük Şövalyesi Eugeo ile düellosunun sonucuyla başlayan on dördüncü cilt olacak. Umarım bir göz atarsınız!
Bir kez daha, süper zorlu programına rağmen süper havalı, süper heyecan verici çizimler sağladığı için çizerim abec'e, saçma sapan karalamalarımı o süper güzel haritaya dönüştürdüğü için Bay Kurusu'ya ve her zamanki gibi zor durumdaki editörlerim Bay Miki ve Bay Tsuchiya'ya süper teşekkürlerimi sunmalıyım. Ve siz okurlarıma, yayınlanan otuzuncu kitabımı elinize aldığınız için yürekten teşekkürler!!! Gelecek yıl tekrar görüşmek üzere!!!
Reki Kawahara-Ekim 2013
