Reincarnation Of The Strongest Sword God 2271 - Dört Tanrı KulesiSırlar
Zaman geçtikçe, kızıl taşın yaydığı garip enerji o kadar yoğunlaştı ki Shi Feng bile beş metre öteden kendisini etkilediğini hissedebiliyordu. Kana susamışlığının arttığını ve öfkesinin zihnini doldurduğunu hissetti.
Bu şey de ne böyle? Hareketsiz olmasına rağmen, etrafındakiler üzerinde böylesine güçlü, zihinsel bir etkiye sahip. Shi Feng şok içinde kıpkırmızı taşa baktı.
Ebedi Enerji Dört Tanrı Kulesi'ni doldurarak oyuncuların ideal zihinsel berraklığı ve odaklanmayı sürdürmelerini sağlıyordu.
Ancak bu kıpkırmızı taşın yaydığı tuhaf enerji tam tersi bir etki yaratıyordu.
Shi Feng incelemek için taşı eline aldı.
Ancak parmakları kıpkırmızı taşa dokunduğu anda ruhu ürperdi. Bir an için sanki bir kan ve vahşet denizinin içinde duruyormuş gibi hissetti. Güçlü, şiddetli enerji vücuduna saldırarak Ebedi Enerji'nin etkilerini zayıflattı.
Kirlenmiş Ruh Parçası mı? Shi Feng taşı inceledikten sonra şaşkına döndü. Bu nasıl mümkün olabilirdi?
Kıpkırmızı taş yoğunlaşmış ruhlardan oluşan bir parçaydı.
Bir ruh gerçek dünyada ve Tanrı'nın Alanında elle tutulamazdı. Bir ruhu elle tutulur hale getirmeye çalışmak dayanılmaz derecede zor bir süreçti. Normalde bir ruh ancak ilahi nesnelerin yardımıyla fiziksel bir biçim alabilirdi.
Örneğin İllüzyon Hazinesi'nin bir parçası olan Ruh Küresi'ni ele alalım. Bir oyuncunun ruhunun bir kısmını emmek ve toplanan ruhları Ruh Suyu yaratmak için kullanmak için kullanılabilir. Kadim Tanrı'nın Edebiyat Parçası da Ruh Özü yaratmak için yarı ölü yaratıkların ruhlarını emebilir. Ancak, Ruh Suyu ve Ruh Özü bu yumruk büyüklüğündeki kızıl taştan çok daha küçük nesnelerdi.
...
(Kirlenmiş Ruh Parçası) (Özel Öğe)
Bu parça sayısız yoğunlaşmış ve şiddetli ruhtan oluşur. Yoğun Ruh Gücü içerir ve yükseliş elde etmek için herhangi bir yaratığın ruhuyla birleştirilebilir. Ancak, bunu yapmak hedefi yoğun baskıcı etkilere maruz bırakacaktır. (Bu parça yalnızca Dört Tanrı Kulesi içinde bulunabilir. Kuleden ayrıldıktan sonra kaybolacaktır).
...
Ore İmparatorluğu'nun kurucu imparatorunun neden bu kadar kana susamış olduğuna şaşmamalı. Demek bu şey yüzündenmiş. Shi Feng, Kirlenmiş Ruh Parçası'nın açıklamasını okuduktan sonra bunun farkına vardı. Demek ki herkesin bahsettiği "fırsat" bu taştı.
Dört Tanrı Kulesi, imparatorlukların kurucuları da dâhil olmak üzere Tanrı'nın Egemenliği'nde sayısız güç sahibinin yükselişinden sorumluydu.
Bu kişilerin güçlü ruhları, bir ülkenin efendisi olma gücünü kazanmalarının büyük bir parçasıydı. Sonuçta, ruhlar oyuncular da dahil olmak üzere her şeyin kökeniydi. Oyuncuların ruhları sönerse, Tanrı'nın Alanında devam etmek istiyorlarsa yeni bir hesap açmaları gerekirdi.
Oyuncular ruhlarını güçlendirebilirse, Beceriler, Büyüler ve savaş tekniklerinde ustalaşmaları daha kolay olurdu. Fiziksel özellikleri de gelişirdi.
Bir kişi Tanrı'nın Alanında yeni bir aşama kazandığında, ruhu yükselirdi. Bir kişinin ruhu başka yollarla yükselirse, her açıdan gelişirdi.
Ve şimdi Shi Feng, kişinin ruhunun zorla yükselmesine yardımcı olabilecek Ruh Parçalarının Dört Tanrı Kulesi'nde düştüğünü öğrendi. Bunun ne kadar büyük bir fırsat olduğu kolayca tahmin edilebilirdi. Kademe 6 Tanrı seviyesindeki oyuncuların bile kuleye girmek için neden savaştığına şaşmamak gerekirdi.
Böylesine vahşi ruhları özümsemek oyuncular için büyük bir zorluk olacaktır. Bu Kirlenmiş Ruh Parçalarından çok fazlasını özümsemek muhtemelen imkânsızdır. Shi Feng elindeki kıpkırmızı taşa hayal kırıklığına uğramış bir bakış attı.
Elinde sadece Kirlenmiş Ruh Parçası vardı ama zihinsel durumu üzerinde böylesine güçlü bir etkisi vardı. Üstelik Ebedi Enerji ile çevriliydi. Etkileri muhtemelen dış dünyada çok daha güçlü olacaktı. Shi Feng bu şeyi özümsediğinde neler olacağını hayal bile edemiyordu.
İki Kirlenmiş Ruh Parçası emmenin kendi sınırı olacağını tahmin ediyordu. Daha fazlası zihinsel durumunu etkileyebilirdi.
Elbette, 2. Kademe bir oyuncu olduğu için limiti bu kadar düşüktü. Kademe atladıkça muhtemelen daha fazla Kirlenmiş Ruh Parçası emebilecekti. Bu suya tuz eklemek gibiydi. Su bir kez doyduğunda, artık tuz çözünmezdi. Bu durumda, Kirlenmiş Ruh Parçası içindeki şiddetli enerji tuz, ruhu ise su idi. Eğer ruhu şiddetli enerjiyi ememezse, fazlalık zihnini etkileyecekti.
Birden Shi Feng'in aklına bir fikir geldi.
Şiddet enerjisini absorbe etmek çok riskliydi ama kızıl taşın kendisi yoğunlaştırılmış ruh özüydü. Kadim Tanrı'nın Edebiyat Parçası'na güvenerek yalnızca parçanın içindeki Ruh Gücünü emebilirdi.
Kadim Tanrı'nın Edebiyat Parçası'nın Ruh Emme Becerisi Ruh Gücünü emer. 'Yarı ölü yaratıklar' yalnızca HP'leri sıfıra ulaştığında canavarları ifade ediyordu. Cesetler yok olduğunda, fiziksel bedenleri artık ruhlarını korumuyordu ve ruhlar dolaşabiliyordu. Bu durumda, Kadim Tanrı'nın Edebiyat Parçası ruhları emebilirdi.
Ruh Parçası bu gezgin ruhların yoğunlaştırılmış haliydi.
Shi Feng daha sonra deney yapmak için çantasından Kadim Tanrı'nın Edebiyat Parçası'nı çıkardı.
Eğer deneyi başarısız olursa, öyle olsun. Ancak başarılı olursa, turnayı gözünden vuracaktı. Ne de olsa Kadim Tanrı'nın Edebiyat Parçası bir yaratığın ruhunu herhangi bir yan etki olmaksızın güçlendirebilirdi.
Kirlenmiş Ruh Parçası üzerinde Ruh Emme'yi kullanırken gerginleşti.
Kadim Tanrı'nın Edebiyat Parçası parlamaya başladı ve Kirlenmiş Ruh Parçası'nın içindeki şiddetli enerji sanki Edebiyat Parçası'nın gücüne direnmeye çalışıyormuş gibi alevlendi. Ancak, Edebiyat Parçası bir Kadim Tanrı tarafından özenle hazırlanmıştı; vahşi ruhlar buna nasıl karşı koyabilirdi ki?
Yumruk büyüklüğündeki kızıl taş beş saniyeden kısa bir süre içinde Shi Feng'in elinde toza dönüştü ve Shi Feng tek bir damla Ruh Özü elde etmiş oldu.
Harika! Shi Feng sonuç karşısında sevindi.
Bir Ruh Özünü yoğunlaştırmak son derece zordu. Öncelikle, minimum seviye gereksinimini karşılayan bir canavar seçmesi gerekiyordu. Ruh Emme, kendisinden daha düşük seviyede olan canavarlar üzerinde işe yaramayacaktı. İkinci olarak, hedefin yeterince güçlü olması gerekiyordu. Büyük Lordlar muhtemelen en alt sınırdı. Seviye 102 Büyük Lord rütbeli İskelet Generalleri avladığında henüz Seviye 90'a ulaşmadığını göz önünde bulundurarak, Seviye 100'e ulaştığında Seviye 100 Büyük Lordların ruhlarının bile ona Ruh Özü vermeyeceğini tahmin etti. En azından 100. Seviye Büyük Lordları hedef alması gerekiyordu.
Dahası, Ruh Emme altı saatlik bir Bekleme Süresine sahipti. Patronları birbiri ardına avlamak ona bir fayda sağlamayacaktı ve her altı saatte bir güçlü bir Patronu avlayacak boş zamanı yoktu.
Ancak, şu anda Dört Tanrı Kulesi'nde sıkışıp kalmıştı ve yapacak daha iyi bir şeyi yoktu. Dolayısıyla, bu fırsatı Ruh Özü toplamak için de kullanabilirdi. Üstelik, Kirlenmiş Ruh Parçalarını Dört Tanrı Kulesi'nin dışına çıkaramazdı. Kadim Tanrı'nın Edebiyat Parçasını kullanarak Kirlenmiş Ruh Parçalarını ayrılırken yanında götürebileceği bir forma dönüştürebilmesi harika bir haberdi.
Bunu takiben Shi Feng kulenin denemelerine devam ederek Kan Hattı Gücü topladı ve Ruh Özü stokladı. Bu canavarların sağladığı cömert EXP sayesinde, başka bir yerde öğütebileceğinden çok daha hızlı seviye atladı.
Neyse ki, normal Seviye 2 oyuncuları için zorlu olan bu denemeler Shi Feng için sorun değildi. Dört Tanrı Kulesi'ndeki hayatı aslında oldukça rahatlatıcıydı. Bir katı temizledikten sonra bir gün dinleniyor ve Sıfır Kanat'ın durumunu kontrol etmek için gerçek dünyaya dönüyordu. Ancak, üçüncü kata ulaştığında, denemenin biraz zorlu olduğunu fark etti.
Üçüncü kattaki canavarlar yalnızca Kanbağı Yaratıkları olmakla kalmıyor, aynı zamanda ikinci kattakilerden daha yüksek bir rütbeye sahipti. Sadece ilk denemede Shi Feng'e aynı seviyedeki 900 Yüce Lord'u öldürme görevi verilmişti. En üst düzey uzmanların bile bu görevi tamamlaması için uzun bir zamana ihtiyacı olacaktı. Üç gün içinde 900'ünü birden öldürmek tamamen imkânsızdı. Shi Feng bu görevi yalnızca üstün Temel Nitelikleri ve Gizli Tekniği Şimşek Çakması sayesinde tamamlayabilmişti.
Üçüncü katın ikinci denemesinde Shi Feng'in Büyük Lordlarla karşılaşması ve üç gün içinde 300 tanesini öldürmesi gerekiyordu. Shi Feng bile denemeyi zar zor tamamlayabilmişti.
300 Büyük Lord'u öldürdükten sonra Shi Feng 99. Seviyeye yükselmiş ve 100. Seviye eşiğine sadece bir seviye kalmıştı. Bu noktada nihayet ihtiyacı olan 100 Kan Hattı Gücünü toplamış ve 86 damla Ruh Özü biriktirmişti. Kirlenmiş Ruh Parçasının düşük düşme oranı olmasaydı, daha fazlasına sahip olabilirdi.
Shi Feng üçüncü katın ikinci denemesini tamamladığında, etrafındaki sahne değişti ve kendisini birinci katın üçüncü denemesinde ziyaret ettiği aynı kolezyumda buldu.
Ancak, yükseltilmiş platformun üzerinde 10 Dev Gladyatör yerine sıradan bir insan duruyordu. Bu insan göz kamaştırıcı bir zırh giymiş ve simsiyah bir büyük kılıç taşıyordu.
Shi Feng bu Kılıç Ustasını gördüğünde nefesini tutamadı.
Bir 3. Kademe Kahraman!